Haşim Kırmızı ‘şiir’ diye bir yola çıkmış. Yaşadığı dünyanın keskin, sivri köşelerinden, tel örgülerinden, cam kırıkları serilmiş yollarından kanayarak geçerken şifayı şiirde, şiirce yaşamakta bulmuş.
Üçüncü kitabı, “Aç Dünya Kendi Çiçeğini” böyle mucizevi bir yolda doğmuş. Taşlarını kendi elleriyle ördüğü bu yol, sadece yaşadıklarının değil pek çok şeyin izini taşıyor.
Şair insandan soyutlayıp kendini, sanki geriye çekilmiş, çekildiği yerden, kendi içinden bakmış insana. Yokluğu, hüznü, hasreti, sevdayı ve kaybedilen bir yaşamın derin acısını görmüş orada. Gördüklerinin sızısıyla tersine akan bir ırmak gibi yine kendi içine akmış...
Benzersiz bir çiçeğin açmasına şahitlik etmiş, taşları şiirle örüşmüş yolunda. Kelimeleriyle başka bir dünyanın, bir cennetin hayalini örmüş. Dağların erişilmez doruklarında açan o çiçeğe vermiş gönlünü. Şiirinin adı hayat olmuş. Ve belki de gerçekte var olmayan, kendi yüreğinde yarattığı o cennete uğurlamış çiçeğini…
Haşim Kırmızı yoklukta varlığın sırrını bilmiş ve ‘şiir’ diye çıktığı yolda sevdasıyla şiir olmuş.
Yolu açık menzili hayat olsun.
Füsun Menşure
Haşim Kırmızı ‘şiir’ diye bir yola çıkmış. Yaşadığı dünyanın keskin, sivri köşelerinden, tel örgülerinden, cam kırıkları serilmiş yollarından kanayarak geçerken şifayı şiirde, şiirce yaşamakta bulmuş.
Üçüncü kitabı, “Aç Dünya Kendi Çiçeğini” böyle mucizevi bir yolda doğmuş. Taşlarını kendi elleriyle ördüğü bu yol, sadece yaşadıklarının değil pek çok şeyin izini taşıyor.
Şair insandan soyutlayıp kendini, sanki geriye çekilmiş, çekildiği yerden, kendi içinden bakmış insana. Yokluğu, hüznü, hasreti, sevdayı ve kaybedilen bir yaşamın derin acısını görmüş orada. Gördüklerinin sızısıyla tersine akan bir ırmak gibi yine kendi içine akmış...
Benzersiz bir çiçeğin açmasına şahitlik etmiş, taşları şiirle örüşmüş yolunda. Kelimeleriyle başka bir dünyanın, bir cennetin hayalini örmüş. Dağların erişilmez doruklarında açan o çiçeğe vermiş gönlünü. Şiirinin adı hayat olmuş. Ve belki de gerçekte var olmayan, kendi yüreğinde yarattığı o cennete uğurlamış çiçeğini…
Haşim Kırmızı yoklukta varlığın sırrını bilmiş ve ‘şiir’ diye çıktığı yolda sevdasıyla şiir olmuş.
Yolu açık menzili hayat olsun.
Füsun Menşure
