Gazetecinin Mesaisi Olmaz Türkiye’de Gazetecilerin İstihdamında İşkur Etkisi

Stok Kodu:
9786253965235
Boyut:
13x21
Sayfa Sayısı:
176
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%14 indirimli
200,00TL
172,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 21,02TL
9786253965235
1372989
Gazetecinin Mesaisi Olmaz
Gazetecinin Mesaisi Olmaz Türkiye’de Gazetecilerin İstihdamında İşkur Etkisi
172.00

Bir gazetenin kapısından adım atan her gazeteci “gazetecinin mesaisi olmaz” sözlerine aşinadır. Aslında bu söz, çoğu zaman maaşını asgari ücret düzeyinde alan, onu da zamanında alamayan, sigortasız çalışan, kıdem tazminatında işverenin eline bakan, izinlerini kullanamayan, genellikle mesai saatlerini aşan çalışma şartlarına uymayan basın işletmelerinde sömürüyü gizler. Belki de açıkça dile getirilir, gazetecilikte gözü olanın ne iş yaptığını bilsin diye. Yazar tam da bu kitapta, gazetecilikte bozulan çalışma şartlarına bir “nefes” olma potansiyelini fazlasıyla taşıyan İŞKUR İşbaşı eğitim programının çok ince bir çizgide denge kurmaya çalışmasını konu ediniyor. Program bir yandan kısa vadeye odaklanan sermaye yapısına amansız bir şekilde uyum sağlarken, diğer taraftan sosyal devlet olgusunun en önemli kazanımlarından biri olan İŞKUR’un yurttaşların serbest piyasa ortamında ezilmesini önlemek, hatta O’nu hayatta tutarak, geleceğe dair hayaller kurmasının yolunu açıyor. Gazetecilerin işgücü piyasasına katılımını sağlayan program “gül bahçeleri vaat etmiyor” ama O’nu da tutuyor. Az şey değil.

Bir gazetenin kapısından adım atan her gazeteci “gazetecinin mesaisi olmaz” sözlerine aşinadır. Aslında bu söz, çoğu zaman maaşını asgari ücret düzeyinde alan, onu da zamanında alamayan, sigortasız çalışan, kıdem tazminatında işverenin eline bakan, izinlerini kullanamayan, genellikle mesai saatlerini aşan çalışma şartlarına uymayan basın işletmelerinde sömürüyü gizler. Belki de açıkça dile getirilir, gazetecilikte gözü olanın ne iş yaptığını bilsin diye. Yazar tam da bu kitapta, gazetecilikte bozulan çalışma şartlarına bir “nefes” olma potansiyelini fazlasıyla taşıyan İŞKUR İşbaşı eğitim programının çok ince bir çizgide denge kurmaya çalışmasını konu ediniyor. Program bir yandan kısa vadeye odaklanan sermaye yapısına amansız bir şekilde uyum sağlarken, diğer taraftan sosyal devlet olgusunun en önemli kazanımlarından biri olan İŞKUR’un yurttaşların serbest piyasa ortamında ezilmesini önlemek, hatta O’nu hayatta tutarak, geleceğe dair hayaller kurmasının yolunu açıyor. Gazetecilerin işgücü piyasasına katılımını sağlayan program “gül bahçeleri vaat etmiyor” ama O’nu da tutuyor. Az şey değil.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat