Yolculuğa çıkan ne gittiği yeri bilir ne yolunu. Sadece yürür. Ayaklarına dikenler batar, soğuk rüzgârlarda üşür, peşine vahşi hayvanlar düşer. Gene de yürür. Bilmez ki karşısına uçsuz bucaksız çöl mü çıkacak, geçit vermez dağ mı? Onu aşsa ardında ne olacak? O yüzden yolculuktan korkar insan, ne olduğunu bilmediğinden. Güneşin Işınlarını Beklerken, Aslıhan Duman’ın ikinci öykü kitabı. Duman, kadim Anadolu kültürü etkisiyle çağdaş öyküler kaleme alıyor. Titiz bir Türkçeyle yazdığı öyküler, insanın toplum içinde yaşadığı sorunların sonuçlarını ortaya çıkarıyor.
Giderek art alanı genişleyen, okurun ilgisini üzerinde toplayan öyküler yazan bir öykücü Duman.
Yolculuğa çıkan ne gittiği yeri bilir ne yolunu. Sadece yürür. Ayaklarına dikenler batar, soğuk rüzgârlarda üşür, peşine vahşi hayvanlar düşer. Gene de yürür. Bilmez ki karşısına uçsuz bucaksız çöl mü çıkacak, geçit vermez dağ mı? Onu aşsa ardında ne olacak? O yüzden yolculuktan korkar insan, ne olduğunu bilmediğinden. Güneşin Işınlarını Beklerken, Aslıhan Duman’ın ikinci öykü kitabı. Duman, kadim Anadolu kültürü etkisiyle çağdaş öyküler kaleme alıyor. Titiz bir Türkçeyle yazdığı öyküler, insanın toplum içinde yaşadığı sorunların sonuçlarını ortaya çıkarıyor.
Giderek art alanı genişleyen, okurun ilgisini üzerinde toplayan öyküler yazan bir öykücü Duman.
