
İbn Atâullah el-İskenderî, daha çok Hikem adlı başyapıtıyla tanınan önemli bir sûfî. Hikem üzerine, birçok farklı dilde yazılmış
seksenden fazla şerh, bu büyük sûfînin yüzyıllar boyunca coğrafî sınırları aşan etkisini gösteriyor. Şâzeliyye tarikatının ilk önemli
klasiklerini de kendisine borçlu olduğumuz bu büyük arifin eserleri günümüzde, Doğuʼda ve Batıʼda adeta yeniden keşfediliyor.
Elinizdeki çalışma, İskenderîʼnin sınırlı kaynakta bize aktarılan hayatı hakkındaki bilgileri derlemesi yanında, eser listesinin kapsamlı
bir kritiğini de içeriyor. Yine bu çalışmada, İskenderîʼnin tasavvufî anlayışının merkezî temaları olan tevekkül, iskat-ı tedbîr, ma‘rifet
gibi belli başlı konular kapsamlı bir biçimde tartışılıyor.
Günümüzün sadece benmerkezci ve hazcı yaşam stilinin değil, insanın sınırlı gücünün abartılması etrafında oluşan çarpık insan
algısının da Batı-Doğu ayırmayarak giderek bütün yörelerinde egemen olduğu bir dünyada, İskenderîʼnin fakra, tevekküle, fenâya
çağıran söylemi daha da anlamlı hale geliyor.
İbn Atâullah el-İskenderî, daha çok Hikem adlı başyapıtıyla tanınan önemli bir sûfî. Hikem üzerine, birçok farklı dilde yazılmış
seksenden fazla şerh, bu büyük sûfînin yüzyıllar boyunca coğrafî sınırları aşan etkisini gösteriyor. Şâzeliyye tarikatının ilk önemli
klasiklerini de kendisine borçlu olduğumuz bu büyük arifin eserleri günümüzde, Doğuʼda ve Batıʼda adeta yeniden keşfediliyor.
Elinizdeki çalışma, İskenderîʼnin sınırlı kaynakta bize aktarılan hayatı hakkındaki bilgileri derlemesi yanında, eser listesinin kapsamlı
bir kritiğini de içeriyor. Yine bu çalışmada, İskenderîʼnin tasavvufî anlayışının merkezî temaları olan tevekkül, iskat-ı tedbîr, ma‘rifet
gibi belli başlı konular kapsamlı bir biçimde tartışılıyor.
Günümüzün sadece benmerkezci ve hazcı yaşam stilinin değil, insanın sınırlı gücünün abartılması etrafında oluşan çarpık insan
algısının da Batı-Doğu ayırmayarak giderek bütün yörelerinde egemen olduğu bir dünyada, İskenderîʼnin fakra, tevekküle, fenâya
çağıran söylemi daha da anlamlı hale geliyor.