“İçinde bulunduğumuz yüzyılda, ulusal ve küresel ölçekte, ülkelerin ve bireylerin temel gündemlerini oluşturan olay ve olgular büyük oranda kentlerle ilişkilidir. Bir başka ifade ile ekonomik, politik, kültürel ve sosyal olay ve olguların tamamı bir yerleşim merkezi ile birlikte ele alınmakta ve mekânsal olarak yorumlanmaktadır. Bu nedenle kentler sadece coğrafyanın değil, pek çok sosyal bilimin araştırma alanıdır. Nüfus dağılımı, ulusal ve uluslararası nüfus hareketleri, ekonomik dinamikler, üretim, istihdam, dağılım ve değişimler, siyasi otorite, politika, yaptırımlar ve uygulamalar, sosyal dönüşümler ve kültürel etkileşimler, kentsel bağlamda ele alınmaktadır.
Kentler, küreselleşmenin etkisinde değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve politik yönleri ile günümüz dünyasının tüm dinamiklerine, aktörlerine ve değişkenlerine ev sahipliği yapmaktadırlar. Buna ek olarak, tüm bu döngülerin birbirleri ile olan ilişkilerinin sosyo- mekânsal sonuçları ve yansımaları kentsel alanlarda gözlenebilir durumdadır. Aynı zamanda, canlı, dinamik ve özgün olma özellikleri ile kentler, akademik araştırmalar için sürekli yenilenen laboratuvarlar, yönetici ve karar verici mekanizmalar için daimi manevra alanları, ekonomi dünyası için de sonu olmayan tüketim merkezleri halini almışlardır. Fiziki ve beşeri çevre özelliklerinin tamamı göz önünde bulundurulduğunda, kentsel planlamadan kent ekolojisine, kentsel yatırım ve girişimcilikten kent yönetimi ve politikalarına, kentsel dönüşüm ve yenilemeden kentlileşme ve entegrasyona kadar sayılabilecek daha pek çok konu ile günümüz kentleri pek çok disiplin ve araştırma dalı için vazgeçilmez alanlar olarak karşımızda durmaktadır.
Kent araştırmaları ile ilgili söz konusu çeşitlilik göz önünde bulundurularak, farklı bakış açıları ile ele alınmış kent tabanlı çalışmaların bir araya getirilmesini amaçlayan bu kitap, kent ve doğal çevre ilişkisi, kentsel gelişim, kentsel sürdürülebilirlik, mekânsal organizasyon, mekan algısı, kent kimliği ve entegrasyon temaları ile okuyucularının ilgisine sunulmuştur.”
“İçinde bulunduğumuz yüzyılda, ulusal ve küresel ölçekte, ülkelerin ve bireylerin temel gündemlerini oluşturan olay ve olgular büyük oranda kentlerle ilişkilidir. Bir başka ifade ile ekonomik, politik, kültürel ve sosyal olay ve olguların tamamı bir yerleşim merkezi ile birlikte ele alınmakta ve mekânsal olarak yorumlanmaktadır. Bu nedenle kentler sadece coğrafyanın değil, pek çok sosyal bilimin araştırma alanıdır. Nüfus dağılımı, ulusal ve uluslararası nüfus hareketleri, ekonomik dinamikler, üretim, istihdam, dağılım ve değişimler, siyasi otorite, politika, yaptırımlar ve uygulamalar, sosyal dönüşümler ve kültürel etkileşimler, kentsel bağlamda ele alınmaktadır.
Kentler, küreselleşmenin etkisinde değişen ve gelişen sosyal, ekonomik ve politik yönleri ile günümüz dünyasının tüm dinamiklerine, aktörlerine ve değişkenlerine ev sahipliği yapmaktadırlar. Buna ek olarak, tüm bu döngülerin birbirleri ile olan ilişkilerinin sosyo- mekânsal sonuçları ve yansımaları kentsel alanlarda gözlenebilir durumdadır. Aynı zamanda, canlı, dinamik ve özgün olma özellikleri ile kentler, akademik araştırmalar için sürekli yenilenen laboratuvarlar, yönetici ve karar verici mekanizmalar için daimi manevra alanları, ekonomi dünyası için de sonu olmayan tüketim merkezleri halini almışlardır. Fiziki ve beşeri çevre özelliklerinin tamamı göz önünde bulundurulduğunda, kentsel planlamadan kent ekolojisine, kentsel yatırım ve girişimcilikten kent yönetimi ve politikalarına, kentsel dönüşüm ve yenilemeden kentlileşme ve entegrasyona kadar sayılabilecek daha pek çok konu ile günümüz kentleri pek çok disiplin ve araştırma dalı için vazgeçilmez alanlar olarak karşımızda durmaktadır.
Kent araştırmaları ile ilgili söz konusu çeşitlilik göz önünde bulundurularak, farklı bakış açıları ile ele alınmış kent tabanlı çalışmaların bir araya getirilmesini amaçlayan bu kitap, kent ve doğal çevre ilişkisi, kentsel gelişim, kentsel sürdürülebilirlik, mekânsal organizasyon, mekan algısı, kent kimliği ve entegrasyon temaları ile okuyucularının ilgisine sunulmuştur.”