Köşe Yazarları Yaşam Dünyamızı Sömürüyor Mu? Sermayenin ve Siyasetin Denetiminde Köşe Yazarlığı Alanı

Stok Kodu:
9786054627370
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
308
Basım Tarihi:
2013
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%10 indirimli
165,00TL
148,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 18,15TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786054627370
1113518
Köşe Yazarları Yaşam Dünyamızı Sömürüyor Mu?
Köşe Yazarları Yaşam Dünyamızı Sömürüyor Mu? Sermayenin ve Siyasetin Denetiminde Köşe Yazarlığı Alanı
148.50

Herkesin kendine özgü bir yaşam dünyası vardır. Bireysel yaşam dünyalarının birleşmesiyle öznelerarası bir alan, yani ortak bir yaşam dünyası doğmaktadır. Bu alan günümüz toplumlarında kamusal alana denk düşmektedir. Yaşam dünyası, insanın içine doğduğu, içinde şekillendiği, içinde kültürlendiği ve sonunda öldüğü bir dünyadır. Bütün öznelerin katılımıyla gerçekleşen iletişimsel eylem, yaşam dünyasının temel kurucu mekanizmasıdır.

İnsanların kendilerini deneyimler aracılığıyla varedebildiği; dil, benlik ve kültür aracılığıyla kavrayabildiği bu alan, günümüz modern toplumlarında, alanı ortakça paylaşan öznelerin yönetiminden ve denetiminden kopmuştur. Yaşam dünyasından türeyen ekonomi ve siyasal sistemler, yaşam dünyasının hümanizm boyutunu aşındırmıştır. Rekabetin, çekişmelerin, çatışmaların, özet ifadeyle 'para'nın etkisinin üst noktalara ulaşması, öznelerarası alanı ve dolaylı olarak bireysel yaşam dünyalarını sömürü altına almıştır. Kamusal alanın iletişimsel koordinasyonu, sistem unsurları tarafından ele geçirilmiştir. 20. Yüzyıl medya yapılarının sistem özelliğine bürünmesi, yaşam dünyasında sömürünün, iletişimsel eylemi sağlayan yapılara sirayet ettiği anlamına gelmektedir.

Köşe yazarlığının, medyanın bir alt alanı olduğu hatırlandığında, sömürünün bu alanda da dolaylı bir biçimde gerçekleştiği düşünülmektedir. Bu çalışmada yaşam dünyasının yapısal özellikleri, işlem ilkeleri ve sistem kavramları açıklanmış, yaşam dünyasının sömürgeleştirilmesi düşüncesi betimlenmiştir. Çalışmanın inceleme bölümünde, yaşam dünyasının sömürgeleştirilmesinin boyutu, köşe yazarları bağlamında sorgulanmıştır.

Herkesin kendine özgü bir yaşam dünyası vardır. Bireysel yaşam dünyalarının birleşmesiyle öznelerarası bir alan, yani ortak bir yaşam dünyası doğmaktadır. Bu alan günümüz toplumlarında kamusal alana denk düşmektedir. Yaşam dünyası, insanın içine doğduğu, içinde şekillendiği, içinde kültürlendiği ve sonunda öldüğü bir dünyadır. Bütün öznelerin katılımıyla gerçekleşen iletişimsel eylem, yaşam dünyasının temel kurucu mekanizmasıdır.

İnsanların kendilerini deneyimler aracılığıyla varedebildiği; dil, benlik ve kültür aracılığıyla kavrayabildiği bu alan, günümüz modern toplumlarında, alanı ortakça paylaşan öznelerin yönetiminden ve denetiminden kopmuştur. Yaşam dünyasından türeyen ekonomi ve siyasal sistemler, yaşam dünyasının hümanizm boyutunu aşındırmıştır. Rekabetin, çekişmelerin, çatışmaların, özet ifadeyle 'para'nın etkisinin üst noktalara ulaşması, öznelerarası alanı ve dolaylı olarak bireysel yaşam dünyalarını sömürü altına almıştır. Kamusal alanın iletişimsel koordinasyonu, sistem unsurları tarafından ele geçirilmiştir. 20. Yüzyıl medya yapılarının sistem özelliğine bürünmesi, yaşam dünyasında sömürünün, iletişimsel eylemi sağlayan yapılara sirayet ettiği anlamına gelmektedir.

Köşe yazarlığının, medyanın bir alt alanı olduğu hatırlandığında, sömürünün bu alanda da dolaylı bir biçimde gerçekleştiği düşünülmektedir. Bu çalışmada yaşam dünyasının yapısal özellikleri, işlem ilkeleri ve sistem kavramları açıklanmış, yaşam dünyasının sömürgeleştirilmesi düşüncesi betimlenmiştir. Çalışmanın inceleme bölümünde, yaşam dünyasının sömürgeleştirilmesinin boyutu, köşe yazarları bağlamında sorgulanmıştır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat