L. Colombani Seti (3 Kitap)

Stok Kodu:
3868429890675
Boyut:
13,5 X 19,5
Sayfa Sayısı:
552
Basım Tarihi:
2021
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
3. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%40 indirimli
700,00TL
420,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 51,33TL
Temin süresi 2-5 gündür.
3868429890675
1382047
L. Colombani Seti (3 Kitap)
L. Colombani Seti (3 Kitap)
420.00

Üç kitap L. Colombani Seti

Uçurtma

Yaşadığı trajediden sonra tüm geçmişini ardında bırakarak yeni bir başlangıç yapmak için Hindistan'a giden Léna, etrafındaki her şey uykudayken okyanus kıyısında yüzmeyi alışkanlık hâline getirir. Her sabah gittiği ıssız kumsalda, küçük bir kızı yalnız başına uçurtmasıyla oynarken görür. Kız o kadar ufak tefek, o kadar cılızdır ki onu vahşi kuşların ipine asılarak uçan Küçük Prens’e benzetir. Çocuğun, balıkçılardan başka kimsenin ayakta olmadığı bir saatte, neden orada olduğunu merak eder.

Léna bir sabah yüzerken akıntıya kapılır. Suya batmadan önce gördüğü son şeyse gökyüzündeki uçurtmanın silüetidir… Nihayet kendine geldiğinde, küçük kız sayesinde mucizevi bir şekilde kurtarıldığını öğrenir. Ağzından tek bir sözcük çıkmayan bu küçük kız kimdir? Sessizliğinde ne gizliyordur? Geçmişinin yüklerini yanında taşıyan, geleceğe dair hiçbir beklentisi olmayan, uçurumun kenarındaki Léna’nın hayatını tümden nasıl değiştirecektir?

Adaletsiz ve baskıcı bir coğrafyanın kalbinde; umutla öfkenin, gelenekler karşısında gösterilen iradenin ve yeni bir gelecek inşa etme çabasının birbirine karıştığı eşsiz bir roman. Saç Örgüsü romanındaki Smita’nın ruhunun eşlik ettiği, kız kardeşlik kavramının gözler önüne serildiği bu hikâye, yaşamaya ve mücadele etmeye dair muhteşem bir övgü.



Kazananlar

İki kadın. İki dönem. İki hayat.
Tek bir amaç: dayanışma!

Günümüz, Paris. Solène hukuk kariyeri için hayallerini, arkadaşlıklarını, aşkını feda etmiş bir avukat. Ama artık yolunu kaybetti, tükendi… Psikiyatristi, tekrar ayağa kalkmasına yardımcı olabilmesi için gönüllülük faaliyetlerinde yer almasını öneriyor. Solène çok istekli olmasa da denemeye karar veriyor ve bir kadın sığınmaevine, “Saray”a arzuhâlci olarak gitmeye başlıyor. Toplumun dışına itilmiş, şiddet ve kayıtsızlıkla hırpalanmış kadınlarla işi kolay değil. Mesafeli, zor ve hırçınlar. Solène ya dayanamayıp eski, mutsuz hayatına geri dönecek ya da sabredip onları tanımak için kendine bir şans verecek.

1925, Paris. Blanche Peyron hayatının anlamını keşfetmiş, mücadeleci, yoksulluğa savaş açmış bir kadın. İmkânsızı başarmak istiyor: Paris Belediyesinin bile satın almaya gücünün yetmediği o “Saray”ı alarak toplumdan dışlanan kadınlar için bir yuvaya dönüştürmek.

Laetitia Colombani, bugün Paris’in merkezinde tüm ihtişamıyla yükselen Kadın Sarayı’nın kuruluş hikâyesini, sakinlerinin trajedilerini, sefaletlerini; aynı zamanda tutkularını, yaşam güçlerini ve cömertliklerini keşfetmeye davet ediyor bizleri. Çünkü orada; eski evsizler, ağır şartlarda yaşamış, şiddete ve istismara uğramış çaresiz kadınlar değil; alın yazısına kafa tutan, yaşamak ve devam etmek arzularını haykıran bedenler var. Seslerini duyuyor musunuz?

Saç Örgüsü’nün yazarından.

“Hayat veren, sarsıcı bir roman.” –Page des Libraires



Saç Örgüsü

Üç kadın. Üç hayat. Üç kıta… 
Tek bir talep: özgürlük!

İtalya. Giulia, babasının atölyesinde çalışan genç bir kadın. Babasının geçirdiği kaza sonrası nesillerdir faaliyet gösteren, aile yadigârı o atölye ile ilgili bir gerçekle karşı karşıya kalıyor. Giulia’nın iki seçeneği var: Ya içinde sıkıştığı koşullardan kurtulmanın yolunu bulacak ya da orada boğulacak.

Kanada. Başarılı ve tanınmış Avukat Sarah, çalıştığı hukuk bürosunda uğruna ömrünü harcadığı terfinin arifesinde bir şey fark ediyor: bir hastalık. Tüm kariyer planları alt üst olmak üzere.

Hindistan. Smita, kast sisteminin en alt tabakası olan “Dalit”lerden biri. Tek bir hayali var: Kızını, içinde bulundukları yoksul ve acınacak hayat koşullarından kurtarıp okula gönderebilmek. 

Birbirlerinden habersiz ve ayrı dünyalarda yaşayan Giulia, Sarah ve Smita’nın hikâyesi bu. Kapağını açacağınız bu kitapla önünüze serilecek olan; birbirlerine ne kadar yürekten ve eşsiz bağlarla bağlı olduklarını bilmeden, kaderlerine razı olmayıp savaşmaya karar veren üç kadının umut ve dayanışmayla dokudukları hayatları.

1 Milyon Satış Rakamı
40 Dile Çeviri
9 Ödül

“Kitabın kapağını kapattıktan sonra bile kopamayacağınız canlılıkta karakterlerin olduğu gerçek bir evrensel roman.”
 –Ambo Anthos 

“‘Hayır’ deme gücünü keşfeden üç kadının eşsiz hikâyesi.” 
–Elle

“Saç Örgüsü içerisinde her şeyi barındırıyor: karakter, çaresizlik, azim, mücadele…” 
–La Grande Librairie

Üç kitap L. Colombani Seti

Uçurtma

Yaşadığı trajediden sonra tüm geçmişini ardında bırakarak yeni bir başlangıç yapmak için Hindistan'a giden Léna, etrafındaki her şey uykudayken okyanus kıyısında yüzmeyi alışkanlık hâline getirir. Her sabah gittiği ıssız kumsalda, küçük bir kızı yalnız başına uçurtmasıyla oynarken görür. Kız o kadar ufak tefek, o kadar cılızdır ki onu vahşi kuşların ipine asılarak uçan Küçük Prens’e benzetir. Çocuğun, balıkçılardan başka kimsenin ayakta olmadığı bir saatte, neden orada olduğunu merak eder.

Léna bir sabah yüzerken akıntıya kapılır. Suya batmadan önce gördüğü son şeyse gökyüzündeki uçurtmanın silüetidir… Nihayet kendine geldiğinde, küçük kız sayesinde mucizevi bir şekilde kurtarıldığını öğrenir. Ağzından tek bir sözcük çıkmayan bu küçük kız kimdir? Sessizliğinde ne gizliyordur? Geçmişinin yüklerini yanında taşıyan, geleceğe dair hiçbir beklentisi olmayan, uçurumun kenarındaki Léna’nın hayatını tümden nasıl değiştirecektir?

Adaletsiz ve baskıcı bir coğrafyanın kalbinde; umutla öfkenin, gelenekler karşısında gösterilen iradenin ve yeni bir gelecek inşa etme çabasının birbirine karıştığı eşsiz bir roman. Saç Örgüsü romanındaki Smita’nın ruhunun eşlik ettiği, kız kardeşlik kavramının gözler önüne serildiği bu hikâye, yaşamaya ve mücadele etmeye dair muhteşem bir övgü.



Kazananlar

İki kadın. İki dönem. İki hayat.
Tek bir amaç: dayanışma!

Günümüz, Paris. Solène hukuk kariyeri için hayallerini, arkadaşlıklarını, aşkını feda etmiş bir avukat. Ama artık yolunu kaybetti, tükendi… Psikiyatristi, tekrar ayağa kalkmasına yardımcı olabilmesi için gönüllülük faaliyetlerinde yer almasını öneriyor. Solène çok istekli olmasa da denemeye karar veriyor ve bir kadın sığınmaevine, “Saray”a arzuhâlci olarak gitmeye başlıyor. Toplumun dışına itilmiş, şiddet ve kayıtsızlıkla hırpalanmış kadınlarla işi kolay değil. Mesafeli, zor ve hırçınlar. Solène ya dayanamayıp eski, mutsuz hayatına geri dönecek ya da sabredip onları tanımak için kendine bir şans verecek.

1925, Paris. Blanche Peyron hayatının anlamını keşfetmiş, mücadeleci, yoksulluğa savaş açmış bir kadın. İmkânsızı başarmak istiyor: Paris Belediyesinin bile satın almaya gücünün yetmediği o “Saray”ı alarak toplumdan dışlanan kadınlar için bir yuvaya dönüştürmek.

Laetitia Colombani, bugün Paris’in merkezinde tüm ihtişamıyla yükselen Kadın Sarayı’nın kuruluş hikâyesini, sakinlerinin trajedilerini, sefaletlerini; aynı zamanda tutkularını, yaşam güçlerini ve cömertliklerini keşfetmeye davet ediyor bizleri. Çünkü orada; eski evsizler, ağır şartlarda yaşamış, şiddete ve istismara uğramış çaresiz kadınlar değil; alın yazısına kafa tutan, yaşamak ve devam etmek arzularını haykıran bedenler var. Seslerini duyuyor musunuz?

Saç Örgüsü’nün yazarından.

“Hayat veren, sarsıcı bir roman.” –Page des Libraires



Saç Örgüsü

Üç kadın. Üç hayat. Üç kıta… 
Tek bir talep: özgürlük!

İtalya. Giulia, babasının atölyesinde çalışan genç bir kadın. Babasının geçirdiği kaza sonrası nesillerdir faaliyet gösteren, aile yadigârı o atölye ile ilgili bir gerçekle karşı karşıya kalıyor. Giulia’nın iki seçeneği var: Ya içinde sıkıştığı koşullardan kurtulmanın yolunu bulacak ya da orada boğulacak.

Kanada. Başarılı ve tanınmış Avukat Sarah, çalıştığı hukuk bürosunda uğruna ömrünü harcadığı terfinin arifesinde bir şey fark ediyor: bir hastalık. Tüm kariyer planları alt üst olmak üzere.

Hindistan. Smita, kast sisteminin en alt tabakası olan “Dalit”lerden biri. Tek bir hayali var: Kızını, içinde bulundukları yoksul ve acınacak hayat koşullarından kurtarıp okula gönderebilmek. 

Birbirlerinden habersiz ve ayrı dünyalarda yaşayan Giulia, Sarah ve Smita’nın hikâyesi bu. Kapağını açacağınız bu kitapla önünüze serilecek olan; birbirlerine ne kadar yürekten ve eşsiz bağlarla bağlı olduklarını bilmeden, kaderlerine razı olmayıp savaşmaya karar veren üç kadının umut ve dayanışmayla dokudukları hayatları.

1 Milyon Satış Rakamı
40 Dile Çeviri
9 Ödül

“Kitabın kapağını kapattıktan sonra bile kopamayacağınız canlılıkta karakterlerin olduğu gerçek bir evrensel roman.”
 –Ambo Anthos 

“‘Hayır’ deme gücünü keşfeden üç kadının eşsiz hikâyesi.” 
–Elle

“Saç Örgüsü içerisinde her şeyi barındırıyor: karakter, çaresizlik, azim, mücadele…” 
–La Grande Librairie

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat