Rabbimizin Emir Buyurduğu Düşünmeye ve Akletmeye Davet

Stok Kodu:
9786057934109
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-12
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%30 indirimli
100,00TL
70,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,56TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786057934109
831019
Rabbimizin Emir Buyurduğu Düşünmeye ve Akletmeye Davet
Rabbimizin Emir Buyurduğu Düşünmeye ve Akletmeye Davet
70.00

Her düşünme faaliyeti her zaman akletmek ile sonuçlanmaz. Bir düşünce faaliyetinin akletme ile sonuçlanması için zihinde kullanılan muhtevanın, en asgari seviyede ilim ve iyilik olması şartı vardır. Onun için diyoruz ki her akletmek bir düşüncedir. Ama her düşünce akletmek değildir.

Akletmek, bilimsel, sosyal, teknolojik, siyasi vb. her türlü üretimin birincil gücüdür. Onu etkisiz kılmanın en etkin yolu ise zorbalık, baskı, istikrarsızlık ile beraber, ekonomide, sosyal hayatta, eğitimde, adalet mekanizmasında ve diğer alanlarda devleti kurumsal ve hukuksal olarak geri kalma modunda kurgulamaktır.

Din adına uydurulup dinin kendisiymiş gibi bağlayıcı kabul edilen cahilî, ilkesiz ve ilimle çelişen zanlar, ideolojiler adına uydurulan zandan daha az zararlı değildir.

Aristo'dan başlayıp Farabi'ye, Descartes'e, Immanuel Kant'a kadar olan birçok filozofun akıl konusundaki iddiaları ile Kur'an'ın tanımladığı akletme fonksiyonu arasındaki fark çok büyüktür. Bu filozofların birçoğu tarafından akıl, bir taraftan bilginin kaynağı olarak tanımlanırken diğer taraftan salt aklın bizzat kendisinin bir bilgi formatında özellik taşıdığı iddia edilmiştir. Kur'an'da ise akletme faaliyeti, temelde ilim malzemesini kullanmak şartına bağlı bir fonksiyon olarak tanımlanmıştır.

Akletmek “ilim” ile, adalet “delil” ile kaimdir.

Her düşünme faaliyeti her zaman akletmek ile sonuçlanmaz. Bir düşünce faaliyetinin akletme ile sonuçlanması için zihinde kullanılan muhtevanın, en asgari seviyede ilim ve iyilik olması şartı vardır. Onun için diyoruz ki her akletmek bir düşüncedir. Ama her düşünce akletmek değildir.

Akletmek, bilimsel, sosyal, teknolojik, siyasi vb. her türlü üretimin birincil gücüdür. Onu etkisiz kılmanın en etkin yolu ise zorbalık, baskı, istikrarsızlık ile beraber, ekonomide, sosyal hayatta, eğitimde, adalet mekanizmasında ve diğer alanlarda devleti kurumsal ve hukuksal olarak geri kalma modunda kurgulamaktır.

Din adına uydurulup dinin kendisiymiş gibi bağlayıcı kabul edilen cahilî, ilkesiz ve ilimle çelişen zanlar, ideolojiler adına uydurulan zandan daha az zararlı değildir.

Aristo'dan başlayıp Farabi'ye, Descartes'e, Immanuel Kant'a kadar olan birçok filozofun akıl konusundaki iddiaları ile Kur'an'ın tanımladığı akletme fonksiyonu arasındaki fark çok büyüktür. Bu filozofların birçoğu tarafından akıl, bir taraftan bilginin kaynağı olarak tanımlanırken diğer taraftan salt aklın bizzat kendisinin bir bilgi formatında özellik taşıdığı iddia edilmiştir. Kur'an'da ise akletme faaliyeti, temelde ilim malzemesini kullanmak şartına bağlı bir fonksiyon olarak tanımlanmıştır.

Akletmek “ilim” ile, adalet “delil” ile kaimdir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat