Rusya’nın Sona Ermeyen Çatışmaları

Stok Kodu:
9786256520615
Boyut:
13x21
Sayfa Sayısı:
316
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%25 indirimli
400,00TL
300,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 36,67TL
9786256520615
1376042
Rusya’nın Sona Ermeyen Çatışmaları
Rusya’nın Sona Ermeyen Çatışmaları
300.00

6 Mart 1991'de Bonn'da gerçekleştirilen, ABD, Fransa, Büyük Britanya ve Federal Almanya'nın SSCB ve Doğu Almanya ile masaya oturduğu, 2+4 olarak isimlendirilen toplantının konusu, Almanya'nın birleşmesi, Orta ve Doğu Avrupa'da güvenliğin sağlanmasıydı. Şüphesiz toplantının en önemli çıktısı, Batı Almanya temsilcisi Jürgen Chroborg'un ifadesiyle "NATO'yu Elbe nehrinin ötesine genişletmeyeceğiz" vaadi olmuştu. NATO'nun en etkili üyelerinden bu sözü alan SSCB, NATO 'tehdidini' topraklarından uzaklaştırdığını düşünerek Almanya'nın birleşmesine onay verdi. Fakat bu beklenti kısa sürede yerini hayal kırıklığına bırakacaktı. 1999 genişlemesi ile Doğu Avrupa'ya giren NATO, 2004'te Baltık devletleri ve Romanya başta olmak üzere 7 devleti daha bünyesine katarak kısa sürede Rusya için en temel ulusal güvenlik tehdidi haline gelecekti. 
199o'lar boyunca içerde ekonomik krizler ve siyasi istikrarsızlık ile boğuşan Rusya, gücünü topladığı ilk anda NATO tehdidine karşı harekete geçti. 1993'te çerçevesini çizdiği Yakın Çevre politikasını eyleme geçirmeye yönelik adımlar attı. Nitekim eski Sovyet cumhuriyetleri olan ve Yakın Çevre'sinin ayrılmaz parçaları olarak gördüğü Gürcistan ve Ukrayna'nın NATO'ya üyeliği söz konusu olduğunda hiç olmadığı kadar etkili şekilde mukavemet göstermeye başladı. Elinizdeki bu kitap, Rusya'nın NATO tarafından 'yeni(den) çevrelenme' kaygısına karşı Gürcistan ve Ukrayna'da izlediği politikaları ele almaktadır.

6 Mart 1991'de Bonn'da gerçekleştirilen, ABD, Fransa, Büyük Britanya ve Federal Almanya'nın SSCB ve Doğu Almanya ile masaya oturduğu, 2+4 olarak isimlendirilen toplantının konusu, Almanya'nın birleşmesi, Orta ve Doğu Avrupa'da güvenliğin sağlanmasıydı. Şüphesiz toplantının en önemli çıktısı, Batı Almanya temsilcisi Jürgen Chroborg'un ifadesiyle "NATO'yu Elbe nehrinin ötesine genişletmeyeceğiz" vaadi olmuştu. NATO'nun en etkili üyelerinden bu sözü alan SSCB, NATO 'tehdidini' topraklarından uzaklaştırdığını düşünerek Almanya'nın birleşmesine onay verdi. Fakat bu beklenti kısa sürede yerini hayal kırıklığına bırakacaktı. 1999 genişlemesi ile Doğu Avrupa'ya giren NATO, 2004'te Baltık devletleri ve Romanya başta olmak üzere 7 devleti daha bünyesine katarak kısa sürede Rusya için en temel ulusal güvenlik tehdidi haline gelecekti. 
199o'lar boyunca içerde ekonomik krizler ve siyasi istikrarsızlık ile boğuşan Rusya, gücünü topladığı ilk anda NATO tehdidine karşı harekete geçti. 1993'te çerçevesini çizdiği Yakın Çevre politikasını eyleme geçirmeye yönelik adımlar attı. Nitekim eski Sovyet cumhuriyetleri olan ve Yakın Çevre'sinin ayrılmaz parçaları olarak gördüğü Gürcistan ve Ukrayna'nın NATO'ya üyeliği söz konusu olduğunda hiç olmadığı kadar etkili şekilde mukavemet göstermeye başladı. Elinizdeki bu kitap, Rusya'nın NATO tarafından 'yeni(den) çevrelenme' kaygısına karşı Gürcistan ve Ukrayna'da izlediği politikaları ele almaktadır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat