Safevi hükümdarı Şah Abbas (1557-1628), İran topraklarında hüküm süren Safevi devletinin hükümdarıdır. Şah Abbas'ın iktidarda olduğu dönemde Safeviler, batıda Osmanlı İmparatorluğu doğuda ise Babürlü İmparatorluğu ile komşuydu. Elçin Hüseyinbeyli'nin Şah Abbas dönemini anlattığı bu romanı, Türkiye'de hakim olan Osmanlı merkezli tarih yazıcılığından farklı olarak okurlara Safevi merkezli bir bakış açısı sunuyor.
Tarihe farklı boyutlardan bakmak isteyenler için...
"Ey dertli dertsiz, umarlı umarsız yurttaşlarım!
Peki, siz nasıl biliyordunuz? Öyle sanıyordunuz ki, Azerbaycan halkı arasında "cennetmekan" gibi akıllarda kalmış, onu masallarına, destanlarına konu etmiş Şah Abbas güya Fars kafalıymış? Kuşkusuz bunları böyle bilmiyordunuz. Doğrusu ben de bilmiyordum. Çünkü tarihimizi bizim yerimize başkaları yazmıştı. Sovyetler'in paltosundan çıkan kendi tarihçilerimizin çoğu bu yalanları tekrarlayıp durdu. Yalnız bağımsızlık devrinde sular durulmaya başladı ve ezberler bozuldu. Sizi yanılttılar, ey benim aziz yurttaşlarım! Büyük bir önderinizi, Büyük Azerbaycan Safevi devletini Farslaştırdılar. Ben şimdi gerçeği açıklamaktan, büyük bir kumandanınızı cennetmekan hanedanınızı yine size tekrar kazandırmaktan gurur duyarım."
Safevi hükümdarı Şah Abbas (1557-1628), İran topraklarında hüküm süren Safevi devletinin hükümdarıdır. Şah Abbas'ın iktidarda olduğu dönemde Safeviler, batıda Osmanlı İmparatorluğu doğuda ise Babürlü İmparatorluğu ile komşuydu. Elçin Hüseyinbeyli'nin Şah Abbas dönemini anlattığı bu romanı, Türkiye'de hakim olan Osmanlı merkezli tarih yazıcılığından farklı olarak okurlara Safevi merkezli bir bakış açısı sunuyor.
Tarihe farklı boyutlardan bakmak isteyenler için...
"Ey dertli dertsiz, umarlı umarsız yurttaşlarım!
Peki, siz nasıl biliyordunuz? Öyle sanıyordunuz ki, Azerbaycan halkı arasında "cennetmekan" gibi akıllarda kalmış, onu masallarına, destanlarına konu etmiş Şah Abbas güya Fars kafalıymış? Kuşkusuz bunları böyle bilmiyordunuz. Doğrusu ben de bilmiyordum. Çünkü tarihimizi bizim yerimize başkaları yazmıştı. Sovyetler'in paltosundan çıkan kendi tarihçilerimizin çoğu bu yalanları tekrarlayıp durdu. Yalnız bağımsızlık devrinde sular durulmaya başladı ve ezberler bozuldu. Sizi yanılttılar, ey benim aziz yurttaşlarım! Büyük bir önderinizi, Büyük Azerbaycan Safevi devletini Farslaştırdılar. Ben şimdi gerçeği açıklamaktan, büyük bir kumandanınızı cennetmekan hanedanınızı yine size tekrar kazandırmaktan gurur duyarım."