Sömürgecilik ve Pan-İslamizm Işığında Türkistan 1856-1922

Stok Kodu:
9786257263023
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
464
Basım Tarihi:
2021-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%10 indirimli
325,00TL
292,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 35,75TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786257263023
1224183
Sömürgecilik ve Pan-İslamizm Işığında Türkistan 1856-1922
Sömürgecilik ve Pan-İslamizm Işığında Türkistan 1856-1922
292.50

Sovyetler Birliği’nin dağılma döneminde başlayan araştırmalarımızda, bu çöküşün sebeplerini ve yeni uluslararası politikayı incelemeye çalıştık. Bir kademe sonra ortaya çıkan sonuç: Sovyetler Birliği’nin İngiliz sömürgeciliği ile başlayan batı emperyalizmi içindeki yerini tahlil etmeden doğru bir sonuca varılamaz. Sovyet dönemini sağlıklı bir şekilde tahlil edebilmek için de öncelikle Çarlık dönemini doğru anlamak ve anlamlandırmak gerekmekteydi. Bu gerçeklerden hareketle çalışmamızı 1856-1922 devriyle sınırlandırdık. Belirtmek gerekir ki bu mantık ve ilişkiler sistemi dikkate alınmadan günümüzde Asya ve Afrika’da yaşananların sağlıklı bir şekilde tahlili mümkün değildir.
 
19. asırda Türkistan’ın işgal döneminde hızla tırmandırılan Panislamizm veya Pantürkizm söylemleriyle dinde reform çağrıları, İslam coğrafyasında hızla yayılmıştır. “Birlik” sloganlarıyla aydınlar ve halk arasında yeni tefrikalar çıkaran projeler sonucu Türk dünyası yaklaşık bir asır sürecek esaret boyunduruğu altına girmiştir. Mezhep düşmanlığı, ulemâ, meşayih ve imamlarıyla bir bütün olarak İslam tarihi, kültürü ve mirasını hedef alan saldırıların günümüzde de oldukça geniş çerçeveli ve sinsi bir şekilde yürütüldüğü görülmektedir.

Sovyetler Birliği’nin dağılma döneminde başlayan araştırmalarımızda, bu çöküşün sebeplerini ve yeni uluslararası politikayı incelemeye çalıştık. Bir kademe sonra ortaya çıkan sonuç: Sovyetler Birliği’nin İngiliz sömürgeciliği ile başlayan batı emperyalizmi içindeki yerini tahlil etmeden doğru bir sonuca varılamaz. Sovyet dönemini sağlıklı bir şekilde tahlil edebilmek için de öncelikle Çarlık dönemini doğru anlamak ve anlamlandırmak gerekmekteydi. Bu gerçeklerden hareketle çalışmamızı 1856-1922 devriyle sınırlandırdık. Belirtmek gerekir ki bu mantık ve ilişkiler sistemi dikkate alınmadan günümüzde Asya ve Afrika’da yaşananların sağlıklı bir şekilde tahlili mümkün değildir.
 
19. asırda Türkistan’ın işgal döneminde hızla tırmandırılan Panislamizm veya Pantürkizm söylemleriyle dinde reform çağrıları, İslam coğrafyasında hızla yayılmıştır. “Birlik” sloganlarıyla aydınlar ve halk arasında yeni tefrikalar çıkaran projeler sonucu Türk dünyası yaklaşık bir asır sürecek esaret boyunduruğu altına girmiştir. Mezhep düşmanlığı, ulemâ, meşayih ve imamlarıyla bir bütün olarak İslam tarihi, kültürü ve mirasını hedef alan saldırıların günümüzde de oldukça geniş çerçeveli ve sinsi bir şekilde yürütüldüğü görülmektedir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat