Sürgündeki Dante

Stok Kodu:
9786254150494
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
201
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%29 indirimli
300,00TL
213,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 26,03TL
9786254150494
1382398
Sürgündeki Dante
Sürgündeki Dante
213.00

Ortaçağ için Papalık Kurumu sadece dini bir otorite olarak kabul edilmez, Papalık teolojik varlığının yanı sıra ondan çok daha güçlü bir biçimde siyasi otoritedir. Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşüyle birlikte Ortaçağ’da büyük bir boşluk oluştu. Bu boşluğu dolduran Papalık oldu. Bu sarsıntı sürecinde Papalık, Tanrı’nın yeryüzündeki temsilcisi olarak ortaya çıkışını, Papa l. Gelasius’un geliştirdiği ‘İki Kılıç’ doktrini ile ruhani otoritenin dünyevi iktidardan üstün olduğu savıyla açıklıyordu. Papalık dini liderliğinin yanı sıra, toprak sahibi olarak da siyasi güce sahipti. Papalık, 12 ve 13. yüzyıllarda siyasi gücünün zirvesine ulaşmıştı. Bu gücün zayıflaması Lutheryen Reformun 15 ve 16. yüzyıldaki hareketleri sayesinde sınırlandı. Bu sancılı süreç Papalık ile Kutsal Roma İmparatorları arasında bitmeyen bir çekişmeye işaret ediyordu. Papa VIII. Bonifatius ve onu izleyen Papalar İtalya’nın siyasal kontrolünü yitirmemeye, Roma İmparatorları ise İtalya’nı kuzeyinde Papalığı sınırlandırmaya çalışıyorlardı. 14. yüzyıldan itibaren yaşanan siyasi ve teolojik gelişmeler her ne kadar Papalığın siyasi otoritesini geriletse de Katolik Kilisesi’nin dini otoritesini ortadan kaldırmaya yeterli olmadı.

Ortaçağ için Papalık Kurumu sadece dini bir otorite olarak kabul edilmez, Papalık teolojik varlığının yanı sıra ondan çok daha güçlü bir biçimde siyasi otoritedir. Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşüyle birlikte Ortaçağ’da büyük bir boşluk oluştu. Bu boşluğu dolduran Papalık oldu. Bu sarsıntı sürecinde Papalık, Tanrı’nın yeryüzündeki temsilcisi olarak ortaya çıkışını, Papa l. Gelasius’un geliştirdiği ‘İki Kılıç’ doktrini ile ruhani otoritenin dünyevi iktidardan üstün olduğu savıyla açıklıyordu. Papalık dini liderliğinin yanı sıra, toprak sahibi olarak da siyasi güce sahipti. Papalık, 12 ve 13. yüzyıllarda siyasi gücünün zirvesine ulaşmıştı. Bu gücün zayıflaması Lutheryen Reformun 15 ve 16. yüzyıldaki hareketleri sayesinde sınırlandı. Bu sancılı süreç Papalık ile Kutsal Roma İmparatorları arasında bitmeyen bir çekişmeye işaret ediyordu. Papa VIII. Bonifatius ve onu izleyen Papalar İtalya’nın siyasal kontrolünü yitirmemeye, Roma İmparatorları ise İtalya’nı kuzeyinde Papalığı sınırlandırmaya çalışıyorlardı. 14. yüzyıldan itibaren yaşanan siyasi ve teolojik gelişmeler her ne kadar Papalığın siyasi otoritesini geriletse de Katolik Kilisesi’nin dini otoritesini ortadan kaldırmaya yeterli olmadı.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat