Türk Edebiyatı Dergisi Sayı: 580 Şubat 2022

Stok Kodu:
4440000000763
Boyut:
19.5x27
Sayfa Sayısı:
84
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%5 indirimli
50,00TL
47,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 5,81TL
Temin süresi 2-5 gündür.
4440000000763
1229097
Türk Edebiyatı Dergisi Sayı: 580 Şubat 2022
Türk Edebiyatı Dergisi Sayı: 580 Şubat 2022
47.50

Sevgili Türk Edebiyatı okuyucuları

50. yılımızın ikinci sayısıyla, sizleri bir kez daha samîmî duygularla selamlıyorum. Geçtiğimiz ay, Türk Edebiyatı’nı aralıksız elli yıldır takip eden birçok okuyucumuzun ve bu dergiye emek vermiş üstatlarımızın bize gönderdiği mektuplar, yürütmekte olduğumuz görevin ne kadar önemli ve sorumluluk isteyen bir iş olduğunu bizlere bir kez daha hatırlattı. Bu şevk ve heyecanla çalışmalarımızı sürdürmeyi amaçlıyoruz. Ocak sayımızda, dergimizi yaşatan tüm kahramanlara teşekkür etmiş olsam da bazı takipçilerimiz “okuyucuların” unutulduğundan bahseden mektuplarla bizleri ikaz ettiler. Bu nedenle, desteklerini dâima yakından hissettiğimiz isimsiz kahramanlarımıza -okuyucularımıza- bir kez daha minnettarlığımı bildirmek istiyorum.

8 Şubat, dergimizin kurucusu Şeyhülmuharrirîn Ahmet Kabaklı Hocamızın Hakk’a yürüyüşünün 21. yıl dönümü. Elli yıllık bir medeniyet kalesinin temellerin atan ve bu kutlu ocağın meşalesini yakan, üstadımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Onun yol arkadaşlarından, 22 Şubat 1975’te uçmağa sefer eyleyen Nejdet Sançar’a da Allah’tan rahmet diliyorum.

2022 yılı boyunca dergimizin elli yılık tarihine tanıklık edenlerin hâtıralarını, değerlendirmelerini yayımlayacağımızı belirtmiştik. Bu nedenle dergimizin ilk sayfaları üstadımız Ahmet Kabaklı’nın öğrencisi M. Mehdi Ergüzel’in bu mukaddes ocaktaki hâtıraları ile açılıyor. Ergüzel, millî edebiyatımızın kalesi olarak değerlendirdiği dergimizin tanıklık ettiği yıllarını anlatıyor. Tahsin Yıldırım ise üstadın 3 Mart 1948 ve 21 Temmuz 1948 tarihleri arasında “Bizim Türkiye” dergisinde yayımlanan ilk şiirlerini gün yüzüne çıkarıyor. Siyasî hiciv nitelikli bu şiirlerin okuyucularımızın dikkatini celbedeceğine inanıyorum.

Almanya Mektupları başlıklı seri yazılarına devam eden Orhan Aras, Mustafa Çokay’ı ve onun düşüncelerini, Berlin’de -yad ellerde- kalmış sürgündeki mezarı başından anlatıyor. Akşın Yenisey bu sayımızda da bir denemesi ile yer alıyor, “Kafka ve ve Soljenitsin’de Totalitarizm: Şato ve Gulag” başlıklı yazısında her iki yazardaki totalitarizm algısına ve bunun edebiyata yansımasına vurgu yapıyor.
Zekai Özdemir, Dostoyevski’nin meşhur eseri tahlil ettiği “Suç ve Ceza Romanının Şerhi” başlıklı yazısının ikinci bölümüyle bu sayımızda yerini alıyor.

Vahit Türk “Türkçe Verintiler Sözlüğü”, Özkan Öztekten ise “Toprağın Terbiye Ettiği Bir Güzel Adam” başlıklı yazılarıyla geçtiğimiz ay vefat eden merhum Günay Karaağaç’ı yâd ediyorlar; Şaban Kumcu ise düşünce dünyamızın önemli ismi Nurettin Topçu’nun öğretmenliğini mercek altına alıyor.

Dergimizin bu sayısında Kâzım Yetiş, “Şiir ve Düşünce”, Cemal Kurnaz, “Şair Sözü Yalandır”, Sultan Polat, “Kayıp Miras” adlı denemeleriyle yer alırken; Bilal Güzel, Mustafa İsen ve Tuba Işınsu Durmuş ile “Kalemin ve Kılıcın Sultanları” kitabı üzerine söyleşisiyle bu sayımıza katkı sunuyor.

Şubat sayımıza hikâyeleriyle renk katan yazarlarımız Hüzeyme Yeşim Koçak, Özşan Koban, Zübeyde Andıç ve Yıldırım Türk; şiirleriyle renk katan şairlerimiz ise Aysel Hanlarkızı, Selim Tunçbilek, Mehmet Baş, Rıdvan Yıldız, Ahmettahsin Erdoğan, Celalettin Kurt ve Şadi Oğuzhan... yer alıyorlar.

Kitaplık ve Ajanda bölümümüz ise her ay olduğu gibi dopdolu.
Herkese iyi okumalar diliyorum...

İmdat Avşar
Genel Yayın Yönetmeni

Sevgili Türk Edebiyatı okuyucuları

50. yılımızın ikinci sayısıyla, sizleri bir kez daha samîmî duygularla selamlıyorum. Geçtiğimiz ay, Türk Edebiyatı’nı aralıksız elli yıldır takip eden birçok okuyucumuzun ve bu dergiye emek vermiş üstatlarımızın bize gönderdiği mektuplar, yürütmekte olduğumuz görevin ne kadar önemli ve sorumluluk isteyen bir iş olduğunu bizlere bir kez daha hatırlattı. Bu şevk ve heyecanla çalışmalarımızı sürdürmeyi amaçlıyoruz. Ocak sayımızda, dergimizi yaşatan tüm kahramanlara teşekkür etmiş olsam da bazı takipçilerimiz “okuyucuların” unutulduğundan bahseden mektuplarla bizleri ikaz ettiler. Bu nedenle, desteklerini dâima yakından hissettiğimiz isimsiz kahramanlarımıza -okuyucularımıza- bir kez daha minnettarlığımı bildirmek istiyorum.

8 Şubat, dergimizin kurucusu Şeyhülmuharrirîn Ahmet Kabaklı Hocamızın Hakk’a yürüyüşünün 21. yıl dönümü. Elli yıllık bir medeniyet kalesinin temellerin atan ve bu kutlu ocağın meşalesini yakan, üstadımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Onun yol arkadaşlarından, 22 Şubat 1975’te uçmağa sefer eyleyen Nejdet Sançar’a da Allah’tan rahmet diliyorum.

2022 yılı boyunca dergimizin elli yılık tarihine tanıklık edenlerin hâtıralarını, değerlendirmelerini yayımlayacağımızı belirtmiştik. Bu nedenle dergimizin ilk sayfaları üstadımız Ahmet Kabaklı’nın öğrencisi M. Mehdi Ergüzel’in bu mukaddes ocaktaki hâtıraları ile açılıyor. Ergüzel, millî edebiyatımızın kalesi olarak değerlendirdiği dergimizin tanıklık ettiği yıllarını anlatıyor. Tahsin Yıldırım ise üstadın 3 Mart 1948 ve 21 Temmuz 1948 tarihleri arasında “Bizim Türkiye” dergisinde yayımlanan ilk şiirlerini gün yüzüne çıkarıyor. Siyasî hiciv nitelikli bu şiirlerin okuyucularımızın dikkatini celbedeceğine inanıyorum.

Almanya Mektupları başlıklı seri yazılarına devam eden Orhan Aras, Mustafa Çokay’ı ve onun düşüncelerini, Berlin’de -yad ellerde- kalmış sürgündeki mezarı başından anlatıyor. Akşın Yenisey bu sayımızda da bir denemesi ile yer alıyor, “Kafka ve ve Soljenitsin’de Totalitarizm: Şato ve Gulag” başlıklı yazısında her iki yazardaki totalitarizm algısına ve bunun edebiyata yansımasına vurgu yapıyor.
Zekai Özdemir, Dostoyevski’nin meşhur eseri tahlil ettiği “Suç ve Ceza Romanının Şerhi” başlıklı yazısının ikinci bölümüyle bu sayımızda yerini alıyor.

Vahit Türk “Türkçe Verintiler Sözlüğü”, Özkan Öztekten ise “Toprağın Terbiye Ettiği Bir Güzel Adam” başlıklı yazılarıyla geçtiğimiz ay vefat eden merhum Günay Karaağaç’ı yâd ediyorlar; Şaban Kumcu ise düşünce dünyamızın önemli ismi Nurettin Topçu’nun öğretmenliğini mercek altına alıyor.

Dergimizin bu sayısında Kâzım Yetiş, “Şiir ve Düşünce”, Cemal Kurnaz, “Şair Sözü Yalandır”, Sultan Polat, “Kayıp Miras” adlı denemeleriyle yer alırken; Bilal Güzel, Mustafa İsen ve Tuba Işınsu Durmuş ile “Kalemin ve Kılıcın Sultanları” kitabı üzerine söyleşisiyle bu sayımıza katkı sunuyor.

Şubat sayımıza hikâyeleriyle renk katan yazarlarımız Hüzeyme Yeşim Koçak, Özşan Koban, Zübeyde Andıç ve Yıldırım Türk; şiirleriyle renk katan şairlerimiz ise Aysel Hanlarkızı, Selim Tunçbilek, Mehmet Baş, Rıdvan Yıldız, Ahmettahsin Erdoğan, Celalettin Kurt ve Şadi Oğuzhan... yer alıyorlar.

Kitaplık ve Ajanda bölümümüz ise her ay olduğu gibi dopdolu.
Herkese iyi okumalar diliyorum...

İmdat Avşar
Genel Yayın Yönetmeni

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat