Vurgun - 2 Pusulası Dağ (Ciltli)

Stok Kodu:
9786259594026
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
448
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-05
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%29 indirimli
549,00TL
389,79TL
Taksitli fiyat: 9 x 47,64TL
9786259594026
1374491
Vurgun - 2 Pusulası Dağ (Ciltli)
Vurgun - 2 Pusulası Dağ (Ciltli)
389.79

Geçmişin gölgeleriyle hesaplaşmak için ölümü değil, hayatta kalma mecburiyetini göze alarak operasyona giden Yüzbaşı Vural, geri döndüğünde Nare’yi bıraktığı yerde bulamaz, üstelik kendisine ait bir şeyi de sonsuza kadar kaybetmiştir.

Tehlikeli sırlarla örülü bir dünya ve kaderin yön verdiği bir aşk… Yüzbaşı Vural, görevi ile aşkı arasında sıkışırken, verdiği kararların bedelini ödemeye hazır mıdır?

“Sakın yaklaşma,’’ dedim bir kez daha.
“Lütfen, benden uzak dur.’’

Vural beni dinlemedi. Hızla yaklaştı, belimden kavradı ve göğsüne çekti. Ona karşı koydum. “Bırak, sarılma, istemiyorum.’’ diye bağırdım. “Bırak! Terk ettin sen bizi! Şimdi geri döndün!”

Onu tüm gücümle ittirmeye çalıştım;
göğsüne vurdum, dudaklarımın arasından acı dolu bir inleme döküldüğünde elleri de durdu.

“İmkânsız… Artık onun bize geri dönmesi imkânsız… Lütfen, bırak... Ben artık olamam seninle, affedemem, yapamam. Çok ağladım, sinir krizi geçirdim, uyandığımda da hiçbir şey hatırlamıyordum… Zihnim bir kez darbe almıştı çünkü. Ama… Şimdi… Kalbim de darbe aldı. Sana söyledim. Bu yol da ilerleyeceksen ben yokum dedim. Bitti, dedin. Operasyon yok dedin. Vazgeçtim dedin. Öyle devam ettim ben seninle. Ve sonucunda…’’ Elimi karnıma doğru kaydırdım. “Kaybettik.’’

Geçmişin gölgeleriyle hesaplaşmak için ölümü değil, hayatta kalma mecburiyetini göze alarak operasyona giden Yüzbaşı Vural, geri döndüğünde Nare’yi bıraktığı yerde bulamaz, üstelik kendisine ait bir şeyi de sonsuza kadar kaybetmiştir.

Tehlikeli sırlarla örülü bir dünya ve kaderin yön verdiği bir aşk… Yüzbaşı Vural, görevi ile aşkı arasında sıkışırken, verdiği kararların bedelini ödemeye hazır mıdır?

“Sakın yaklaşma,’’ dedim bir kez daha.
“Lütfen, benden uzak dur.’’

Vural beni dinlemedi. Hızla yaklaştı, belimden kavradı ve göğsüne çekti. Ona karşı koydum. “Bırak, sarılma, istemiyorum.’’ diye bağırdım. “Bırak! Terk ettin sen bizi! Şimdi geri döndün!”

Onu tüm gücümle ittirmeye çalıştım;
göğsüne vurdum, dudaklarımın arasından acı dolu bir inleme döküldüğünde elleri de durdu.

“İmkânsız… Artık onun bize geri dönmesi imkânsız… Lütfen, bırak... Ben artık olamam seninle, affedemem, yapamam. Çok ağladım, sinir krizi geçirdim, uyandığımda da hiçbir şey hatırlamıyordum… Zihnim bir kez darbe almıştı çünkü. Ama… Şimdi… Kalbim de darbe aldı. Sana söyledim. Bu yol da ilerleyeceksen ben yokum dedim. Bitti, dedin. Operasyon yok dedin. Vazgeçtim dedin. Öyle devam ettim ben seninle. Ve sonucunda…’’ Elimi karnıma doğru kaydırdım. “Kaybettik.’’

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat