Yol

Stok Kodu:
9786054244140
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
224
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Orijinal Adı:
The Road
Kategori:
%20 indirimli
24,00TL
19,20TL
9786054244140
1133282
Yol
Yol
19.20

İhtiyarlara Yer Yok'un yazarı Cormac McCarthy'den Pulitzer Ödüllü bir başyapıt:
Karanlık, soğuk, külrengi, sessiz bir dünyanın, korkunç barbarlığın sarsıcı ve epik hikâyesi.
Bir babayla oğlunun yolculuğu. Kapkaranlık, renksiz, külrengi bir dünyada, artık gün ışımayan, ölü ağaçların yol açtığı yangınlarla aydınlanan bir dünyada, bir kış daha sağ kalamayacakları kuzeyden güneye doğru gitmeye çabalayan bir babayla oğul.
Belki bir nükleer savaş çıkmıştır, belki dünyaya bir meteor çarpmıştır, belki de küresel ısınma yeryüzünün sonunu getirmiştir. McCarthy bize ne olduğunu anlatmaz, başka pek çok şeyi anlatmadığı gibi... Ne çocuğun ne babasının adını öğreniriz roman boyunca, ne de gidecekleri yerin adını. Sanki adlar da, yaşayan her şey gibi ölmektedir.
Tek bildiğimiz, her ne olduysa çocuğun dünyaya gelişinden az önce olduğudur. Her şey olmuş bitmiş, bildiğimiz yeryüzü yok olmuştur. Yeryüzünde yaşayan pek az canlı kalmıştır. Hayatta kalanlar için uygarlığın kalıntılarını eşelemek ya da barbarlık dışında bir seçenek yoktur.
Hatırladığı eski dünyayı unutmaya çalışan ümitsiz baba ve içine doğduğu bu korkunç dünyada babasına yapışarak hayatta kalmaya uğraşan çocuk sanki iki farklı gezegenden gelmektedirler.
Yamyamlığın, barbarlığın, vahşetin kıyısında, her an tetikte, hep soğukta ve hep aç yürümek zorundadırlar. Güneyde, okyanus kıyısında onları neyin beklediğini de bilmeden. Romandaki tekinsiz havanın güçlenmesini sağlayan bütün bu belirsizliklerle karşıtlık içinde, Cormac McCarthy kısa, kesin ve net cümleler kullanıyor. Bu kadar korkunç, tahammül edilmesi zor, umutsuz bir dünyayı şiirli bir dille tasvir edebiliyor. Aynı şekilde baba ve oğulun iyimserliği, içinde çırpındıkları dünyanın acımasızlığı ve soğukluğuyla karşılaştırıldığında patolojik bir hale bürünüyor.

İhtiyarlara Yer Yok'un yazarı Cormac McCarthy'den Pulitzer Ödüllü bir başyapıt:
Karanlık, soğuk, külrengi, sessiz bir dünyanın, korkunç barbarlığın sarsıcı ve epik hikâyesi.
Bir babayla oğlunun yolculuğu. Kapkaranlık, renksiz, külrengi bir dünyada, artık gün ışımayan, ölü ağaçların yol açtığı yangınlarla aydınlanan bir dünyada, bir kış daha sağ kalamayacakları kuzeyden güneye doğru gitmeye çabalayan bir babayla oğul.
Belki bir nükleer savaş çıkmıştır, belki dünyaya bir meteor çarpmıştır, belki de küresel ısınma yeryüzünün sonunu getirmiştir. McCarthy bize ne olduğunu anlatmaz, başka pek çok şeyi anlatmadığı gibi... Ne çocuğun ne babasının adını öğreniriz roman boyunca, ne de gidecekleri yerin adını. Sanki adlar da, yaşayan her şey gibi ölmektedir.
Tek bildiğimiz, her ne olduysa çocuğun dünyaya gelişinden az önce olduğudur. Her şey olmuş bitmiş, bildiğimiz yeryüzü yok olmuştur. Yeryüzünde yaşayan pek az canlı kalmıştır. Hayatta kalanlar için uygarlığın kalıntılarını eşelemek ya da barbarlık dışında bir seçenek yoktur.
Hatırladığı eski dünyayı unutmaya çalışan ümitsiz baba ve içine doğduğu bu korkunç dünyada babasına yapışarak hayatta kalmaya uğraşan çocuk sanki iki farklı gezegenden gelmektedirler.
Yamyamlığın, barbarlığın, vahşetin kıyısında, her an tetikte, hep soğukta ve hep aç yürümek zorundadırlar. Güneyde, okyanus kıyısında onları neyin beklediğini de bilmeden. Romandaki tekinsiz havanın güçlenmesini sağlayan bütün bu belirsizliklerle karşıtlık içinde, Cormac McCarthy kısa, kesin ve net cümleler kullanıyor. Bu kadar korkunç, tahammül edilmesi zor, umutsuz bir dünyayı şiirli bir dille tasvir edebiliyor. Aynı şekilde baba ve oğulun iyimserliği, içinde çırpındıkları dünyanın acımasızlığı ve soğukluğuyla karşılaştırıldığında patolojik bir hale bürünüyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat