Orhan Kahyaoğlu'nun Modern Türkçe Şiir Antolojisi bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Bu bugün artık başta şiir yazanlar/şairler olmak üzere kimsenin şiirle pek ilgisinin kalmadığını, herkesin yazdığıyla mutlu olduğunu gösteriyor. Oysa Kahyaoğlu'nun antolojisi tartışmalı olan ismine, antolojiye 200 kişi alınmasına karşı alınmayan isimlerle yarattığı tartışmalı içeriğe, edebiyat tarihimize, düşüncesine pek yansımayacak netameli sınıflandırmasına karşın bir iki röportaj, bir iki eleştiri dışında sessizlikle geçiştirildi. Bundan yirmi yıl önce böyle miydi? Bir coşku, tartışma... Oysa bu antoloji bir miladı da işaret eden bir antoloji. Antolojiler artık birer cümlelik değerlendirmeler, 10-15 sayfalık genel önsözlerle geçiştirilemeyecek denli farklı bir önem kazandı. Bunu da ilk hisseden Memet Fuat olmuştu. Kahyaoğlu bu miladı açıkça işaret eden ilk antolojist oldu.Metin Cengiz ise Kahyaoğlu'nun bu işaret fişeğinin hemen ardından bir inanılmazın gerçekleşmesi olarak yayımladı antolojisini. Doğan Hızlan'ın dışında kimse antolojiye ilişkin henüz tek laf etmedi. Sığ olanlar bir iki isim göstererek "neden bu isim yok"ta düğümlendi. Mantığı böyle bir antolojinin kapladığı hacmi göremeyenler yazım hatalarında odaklandı. Oysa bu antolojinin bir eşi benzeri dünyada da yok. Bir daha yazılabileceği ise kuşku götürür.
Dergide bu sayıda Sina Akyol ile Turgay Kantürk'ün çocuk şiirleri ayrı bir renk taşıyacaktır kuşkusuz. Metin Cengiz "Açıklık Ardında" başlıklı köşesinde yeni tartışmalar yaratacak.Bu sayının "Şiir Belleği"nin şairi Behçet Necatigil. 1. dosya ise "Şiir Odağında: Yazınsal Söylem ve İşlevi". Gelecek sayının konusu "Şair/Şiir Etkileşimi" dolayında Eleştirel Notlar.
Orhan Kahyaoğlu'nun Modern Türkçe Şiir Antolojisi bir gerçeği daha ortaya çıkardı. Bu bugün artık başta şiir yazanlar/şairler olmak üzere kimsenin şiirle pek ilgisinin kalmadığını, herkesin yazdığıyla mutlu olduğunu gösteriyor. Oysa Kahyaoğlu'nun antolojisi tartışmalı olan ismine, antolojiye 200 kişi alınmasına karşı alınmayan isimlerle yarattığı tartışmalı içeriğe, edebiyat tarihimize, düşüncesine pek yansımayacak netameli sınıflandırmasına karşın bir iki röportaj, bir iki eleştiri dışında sessizlikle geçiştirildi. Bundan yirmi yıl önce böyle miydi? Bir coşku, tartışma... Oysa bu antoloji bir miladı da işaret eden bir antoloji. Antolojiler artık birer cümlelik değerlendirmeler, 10-15 sayfalık genel önsözlerle geçiştirilemeyecek denli farklı bir önem kazandı. Bunu da ilk hisseden Memet Fuat olmuştu. Kahyaoğlu bu miladı açıkça işaret eden ilk antolojist oldu.Metin Cengiz ise Kahyaoğlu'nun bu işaret fişeğinin hemen ardından bir inanılmazın gerçekleşmesi olarak yayımladı antolojisini. Doğan Hızlan'ın dışında kimse antolojiye ilişkin henüz tek laf etmedi. Sığ olanlar bir iki isim göstererek "neden bu isim yok"ta düğümlendi. Mantığı böyle bir antolojinin kapladığı hacmi göremeyenler yazım hatalarında odaklandı. Oysa bu antolojinin bir eşi benzeri dünyada da yok. Bir daha yazılabileceği ise kuşku götürür.
Dergide bu sayıda Sina Akyol ile Turgay Kantürk'ün çocuk şiirleri ayrı bir renk taşıyacaktır kuşkusuz. Metin Cengiz "Açıklık Ardında" başlıklı köşesinde yeni tartışmalar yaratacak.Bu sayının "Şiir Belleği"nin şairi Behçet Necatigil. 1. dosya ise "Şiir Odağında: Yazınsal Söylem ve İşlevi". Gelecek sayının konusu "Şair/Şiir Etkileşimi" dolayında Eleştirel Notlar.
-
-%25
Stokta yok -
-
-
-
-
-
-
-
-
