Göksu’nun usul usul akan suları, Silifke surlarının taş duvarlarına asırlardır aynı soruyu fısıldar: “Bir nehrin akışı, imparatorlukların kaderini nasıl değiştirir?” Haçlı Lojistiğinde Seleucia bu soruya sekiz bölüm boyunca cevap arayan disiplinler-arası bir yolculuğa davet ediyor. Antik Roma’dan Erken Osmanlı’ya uzanan çizgide tahıl çuvallarının, sarnıçlarda saklanan suyun ve portolan haritalarda görünen minik kale ikonlarının gerisindeki büyük stratejiyi deşifre ediyor. Göksu Deltası’nın topoğrafyası, Sanudo’nun Tria Via projesi, Barbarossa ordusunun geride bıraktığı izler ve Manuel Komnenos’un depo ağı tek bir kurguda birleşiyor; okura “silahın gölgesindeki ambar kapıları”ndan tarihe bakmayı öğretiyor. Disiplinler arası yöntem kutuları, CBS haritaları ve mimarî ölçüm verileriyle desteklenen çalışma, Silifke’yi basit bir sınır karakolundan, Akdeniz lojistiğinin çok katmanlı paradigmasına dönüştürüyor.
Göksu’nun usul usul akan suları, Silifke surlarının taş duvarlarına asırlardır aynı soruyu fısıldar: “Bir nehrin akışı, imparatorlukların kaderini nasıl değiştirir?” Haçlı Lojistiğinde Seleucia bu soruya sekiz bölüm boyunca cevap arayan disiplinler-arası bir yolculuğa davet ediyor. Antik Roma’dan Erken Osmanlı’ya uzanan çizgide tahıl çuvallarının, sarnıçlarda saklanan suyun ve portolan haritalarda görünen minik kale ikonlarının gerisindeki büyük stratejiyi deşifre ediyor. Göksu Deltası’nın topoğrafyası, Sanudo’nun Tria Via projesi, Barbarossa ordusunun geride bıraktığı izler ve Manuel Komnenos’un depo ağı tek bir kurguda birleşiyor; okura “silahın gölgesindeki ambar kapıları”ndan tarihe bakmayı öğretiyor. Disiplinler arası yöntem kutuları, CBS haritaları ve mimarî ölçüm verileriyle desteklenen çalışma, Silifke’yi basit bir sınır karakolundan, Akdeniz lojistiğinin çok katmanlı paradigmasına dönüştürüyor.
